Gündem

Asansörde mahsur kalan Beren'in ölümüyle ilgili davada beraat ve para cezası kararı

Ankara'da asansörde mahsur kalan 13 yaşındaki Beren Su Bolat'ın, itfaiye ekibinin kurtarma çalışması sırasında asansör boşluğuna düşerek hayatını kaybetmesiyle ilgili davada; 3 itfaiye görevlisinin hapis cezasına çarptırılıp, bunun adli para cezasına çevrilmesine karar v

Asansörde mahsur kalan Beren'in ölümüyle ilgili davada beraat ve para cezası kararı
23-05-2025 17:09

Sincan ilçesi Fevzi Çakmak Mahallesi 4'üncü Cadde'de 23 Temmuz 2024'te Beren Su Bolat (13), arkadaşıyla 5 ve 6'ncı katlar arasında duran asansörde mahsur kaldı. İtfaiye görevlilerinin çalışması sırasında Beren Su, alttaki asansör boşluğuna düşüp öldü, arkadaşı kurtarıldı. Soruşturma kapsamında itfaiye şefi Ercan Y., itfaiye erleri Bayram B. ve Buğra Y. tutuklandı. 3 itfaiye görevlisi ve apartman yöneticisi hakkında 'Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma' suçundan 22'şer yıl 6'şar aya kadar hapis talebiyle dava açıldı. 17 Ocak'ta görülen 2'nci duruşmada mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların 'Yurt dışına çıkış yasağı' adli kontrol tedbiriyle tahliyelerine karar verdi.

KARAR DURUŞMASI

Ankara Batı 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın karar duruşmasında tutuksuz sanıklar, Beren Su'nun annesi Ayşegül Bolat ve taraf avukatları katıldı. Müşteki avukatı Eda Er Yıldırım, sanıkların 6'ncı kata çıkıp, kapıyı açmayı değerlendirmediklerinin bilindiğine vurgu yaparak, "Orada 88 santimetrelik bir açık var, bilirkişi raporunda bir sandalye dahi konulmasının yeterli olabileceği görülmekte. Emsal nitelikte bir karar talep ediyoruz. Diğer yandan eğer mahkeme, 83'üncü maddeden karar vermeyecekse de kast mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Kişiler gerekli eğitime sahip şahıslardır. O boşluğa çocuğun kendini yüzüstü bırakması halinde düşmesi ön görülemez değildir. Yaptığımız araştırmalarda mahsur durumunda kişinin asla yüzüstü çıkmaması gerektiğine dair bilgilere eriştik. Çocuk, isteğinin aksine oradan çıkmaya zorlanmış. Dolayısıyla olası kast göz önünde bulundurularak tutukluluklarının talebine ve en üst hadden cezalandırılmalarına hükmedilmesini talep ediyoruz" dedi. Sanıklar ise beraatlarını talep etti. Mahkeme heyeti, itfaiye erleri Buğra Y. ve Bayram B.'ye 'Basit taksirle ölüme neden olma' suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası verilip, bunun 76 bin lira adli para cezasına, itfaiye şefi Ercan A.'ya aynı suçtan 2 yıl 11 ay hapis cezası verilip, 106 bin lira adli para cezasına çevrilmesine karar verdi. Apartman yöneticisi Yılmaz G. ise beraat etti.

''BUNUN KARŞILIĞI PARA DEĞİL''

Anne Ayşegül Bolat, "Hapis de yatmayacaklar, para cezasına çevrildi. Halbuki benim kızımın ölümü engellenebilir bir ölümdü. Bu işin uzmanlarıydı başındaki. Güvenmesi suç oldu. Umarım daha büyük ceza alırlar bir sonraki mahkemede. İtiraz edeceğiz. İlk verdikleri ifadede de kızımın kendini attığını söylediler. Üçü de aynı şeyi söyledi. Beni bununla baş başa bıraktılar. Belki oradan geçen başka birinin çektiği fotoğraf olmasaydı, ben belki buna inanacaktım. Kızım tamamen onların söylediklerine uyduğu için hayatını kaybetti. Kızım 70 kilo. Kendini o yüksekten bıraktığında ağırlığının daha fazla artacağını ilkokul çocuğu bilir. Bunu nasıl düşünemez? Çocuğumun ölümüne sebep oldular. Hapis bile yatmayacaklar. Bunun karşılığı para değil. Ne kadar olursa olsun bir para değil" dedi.

''SÜREÇ SONLANMIŞ DEĞİL''

Avukat Eda Eryıldırım, istinafa gideceklerini söyleyerek, "Bu gelinen vahim durumun hukuken ve vicdanen kesinlikle bir kabul edilebilir yanı yoktur. Son aşamaya kadar tüm başvurularda bulunacağız. Gencecik bir çocuğun bu şekilde canını vermesi kamu vicdanında da hukuk camiasında da kesinlikle kabul edilebilir değildir. Maalesef çok üzgünüz. 3 aylık tutuklama süreci dışında herhangi bir hapis cezası almamalarını hiçbir akıl, hiçbir vicdan maalesef açıklayamaz. Ama süreç sonlanmış değil. Gerekli başvuruları yapıyor olacağız" diye konuştu.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER