Dünya

Deniz Berktay ile Kuzeyden Notlar: Yeniden İstanbul süreci

Rusya-Ukrayna savaşının diplomasi cephesi son on gündür epey canlandı. Her geçen gün ezberleri bozacak yeni gelişmeler meydana geliyor. Bu da önemli ölçüde, Trump’ın son zamanlarda etkisini artırmasından kaynaklanmakta.

Deniz Berktay ile Kuzeyden Notlar: Yeniden İstanbul süreci
20-05-2025 05:09

Önceki yazılarda da değindiğimiz üzere bu savaşın aktörleri, Rusya ve Ukrayna’dan ibaret değil: Batı dünyası yakın zamana kadar bir bütün halinde Rusya’ya karşı savaşa destek verdi. Ne var ki Trump’ın iktidara gelmesiyle birlikte Batı dünyasındaki çatlak gözler önüne serildi. Çünkü Trump, Batı dünyasında, Ukrayna savaşını bitirme yanlısı olan, Rusya’yla savaştan yorgun düşmüş kesimleri temsil ediyordu ve onların desteğini almıştı. Trump’ın iktidara gelmesiyle birlikte bir tarafta başını Trump’ın çektiği uzlaşmacı kanat, diğer taraftaysa başını İngiltere’nin çektiği ve ABD’deki Demokratlar’ın destek verdiği, Rusya’yla mücadeleyi savunan kanat ortaya çıktı.

Hatırlayacağımız üzere Trump, başkanlık koltuğuna oturduktan sonra 24 saat içinde savaşı sona erdirmeyi vaat ediyordu. Bunu gerçekleştirememesinin bir nedeni, Rusya’nın ağır talepleri, fakat diğer bir nedeni Batı dünyasında Rusya’yla mücadeleyi savunan kesimlerin direnişlerini sürdürmesiydi. Bu kesimler önceleri Rusya’yla müzakerelere kesinlikle karşı olduklarını söylüyordu. Trump’ın göreve gelmesi ve etkisini artırmasından sonraysa söylemlerini değiştirdiler, Rusya’yla müzakere yapılabilmesi için öncelikle en az otuz gün sürecek ve kayıtsız şartsız ilan edilecek bir ateşkesin olması gerektiğini söylediler (oysa ki, Rusya böyle bir şeye karşı çıkıyor çünkü Ukrayna ve Batılı ülkeler Rusya’nın bazı şartlarını kabul etmeden yapılacak uzun süreli ateşkesin, karşı tarafın toparlanmasına imkân sağlayacağını söylüyor). Ne var ki geçen hafta Trump’ın Zelenski’ye İstanbul’a Rusya’yla müzakerelere gitmesini söylemesinden sonra, Ukrayna yönetimi müzakerelere katılmak zorunda kaldı.

Trump’ın Biden’dan farklı olarak bu savaşa bir an önce son vermek istemesi Türkiye’nin bölgedeki denge politikasıyla da uyumlu. Böylelikle Trump yönetimiyle Türkiye’nin politikalarının en azından Karadeniz’de örtüştüğünü görüyoruz. Sonuçta 2022’de Rusya Ukrayna savaşının başlamasından kısa süre sonra İstanbul’da gerçekleşen fakat İngiltere’nin müdahalesi yüzünden sonuçsuz kalan İstanbul müzakereleri süreci, Biden döneminde bir hayal iken şimdi tekrar gerçek oldu.

Müzakerelerin başında taraflar birbirlerine kabul edemeyecekleri şartlar öne sürdüler. Zelenski’nin İstanbul’da Putin’den başka hiçbir Rusla müzakere etmeyeceğini söylemesine karşılık Rusya, alt düzeyde bir heyet gönderdi. Öte yandan Rusya Ukrayna’dan, ateşin kesilmesi için Ukrayna kuvvetlerinin, Rusya’nın kendi toprağı saydığı dört ilin (Donetsk, Lugansk, Zaporojye ve Herson) tamamından çekilmesini şart koştu. Ukrayna ise kamsamlı müzakereler için yine 30 günlük ateşkesi şart koştu.

Ancak sonuçta biner kişilik esir takası gibi bazı konularda anlaşmaların sağlandığını ve müzakere sürecinin bir şekilde devam edeceğini görüyoruz. Ama bu çatışmaların yakın gelecekte biteceği anlamına gelmiyor. Nitekim Rusların son günlerde hava saldırılarını artırmalarının yanı sıra Ukrayna’ya yönelik taleplerini kabul ettirmek için önümüzdeki haftalarda geniş çağlı bir yaz taarruzuna hazırlandıkları konuşuluyor.

Fakat her şeye rağmen hem Trump’ın son günlerde etkinliğinin giderek arttığını hem de Rusya ve Ukrayna’nın ikisinin de ağır kayıplar vermekte olduklarını göz önünde bulundurursak bu yıl içinde savaşın sona erme ihtimali artmış görünüyor. Umalım ki barışın insani bedeli, daha fazla olmasın.

denizberktay@yahoo.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ