Eski AKP Millevekili Mehmet Metiner, terör örgütü PKK'nın kongresini topladığı yönündeki açıklamasına ilişkin olarak, "Sen, silah bırakıp gelen insanları topluma mı kazandıracaksın, yoksa 'Gel, seni 40 yıl içeride yatırayım' mı diyeceksin? İnsanlar neden gelsin? Böyle bir şey olur mu?" ifadelerini kullandı. Metiner, "Dağdan gelen, bu ülkenin evlatlarını bağrımıza basacağız kardeşim" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin başlattığı sürecin ardından, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın "silah bırakma" ve "kendini feshetme" çağrısı yaptığı PKK, 12. kongresini 5 - 7 Mayıs tarihleri arasında topladığını, sonuçların ve alınan "tarihî kararların" yakın zamanda paylaşılacağını duyurdu. Yapılan açıklamada, Öcalan'a fiziki özgürlük de istendi. Katıldığı canlı yayında konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan eski AKP Milletvekili Mehmet Metiner, şunları söyledi:
"YENİ BİR PARADİGMADAN BAHSEDİYORUZ"
"Biz, bir süreç yönetiminden, yeni bir paradigmadan bahsediyoruz. Ama yeni nedir, paradigma nedir, çözüm nedir; bilmeyenlerin, eski Türkiye alışkanlıklarıyla refleks gösterenlerin zaten çözümle bir alakası olamaz. Bahçeli, bunu kırdı. 'Öcalan gelsin, parlamentoda konuşsun' demek her babayiğidin harcı değil. Yeni Türkiye'de bu sorun çözüldükten sonra eski Türkiye'nin alışkanlıkları üzerinden siz bir dil kuramazsınız.
Mesela silah bırakacaklar. Sen, silah bırakıp gelen insanları topluma mı kazandıracaksın, yoksa 'Gel, seni 40 yıl içeride yatırayım' mı diyeceksin? İnsanlar neden gelsin? Böyle bir şey olur mu? İçeride tutuklular var, hastalar var, vs var. Bakınız, Öcalan'ın çağrı metnindeki paradigma açıktır. Onu övmek için söylemiyorum. Birileri hemen 'terörist başını övüyor' diyor. Anlamaya çalışıyoruz kardeşim. Çağrı metnini bir açıp okusun artık herkes. 'Devlet ve toplumla bütünleşme' diyor. Silah bırakmanın şartı bu, başka bir şartı yok.
Peki ben soruyorum size... Elinde silah var, bırakacak ve gelecek. Bu ülkenin insanları. Ne yapacağız? Affetmeyecek miyiz yani? Af kelimesinden bu kadar irite olmanın manası ne? Kategorik olarak affa karşı çıkılmaz ki. Dağdan gelen bu ülkenin evlatlarını bağrımıza basacağız kardeşim. İkincisi, düz ovada siyaset yapmalarının önündeki bütün engelleri kaldıracağız. Kim nasıl anlıyorsa anlasın. Cesaret budur. Büyük bir Türkiye'yi inşa edeceksek, bu cesaretle konuşacağız.”
