Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, halk eylemlerini “hukuk dışı” olarak değerlendirerek; “Bu süreçte peşin hüküm vermeden sükunetle soruşturmanın sonucunu beklemek gerekir” dedi. Bakanın sözlerini değerlendiren Eski Anayasa Raportörü Ali Rıza Aydın; “Adalet Bakanlığı’nın halkı yönetme gibi bir sorumluluğu yoktur. Halkın taleplerinin hukukla bastırılması mümkün değildir” dedi.
CHP Cumhurbaşkanı Aday Adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından; yurttaşların “seçme ve seçilme haklarını korumak” amacıyla başlattıkları eylemler sürüyor. Özel’in önceki İstanbul Saraçhane Meydanı’ndan halkı sokağa çağırmasına ise iktidardan tepkiler geldi.
‘YER SOKAKLAR DEĞİL BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ YARGI’
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç; sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada; “Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı temel bir haktır. Ancak devam eden adli soruşturmalar üzerinden yapılan sokak çağrıları hukuk dışıdır ve asla kabul edilemez. Yargı makamları tarafından yürütülen soruşturmalarda, yöneltilen suçlamalara cevap verilecek yer sokaklar değil bağımsız ve tarafsız yargıdır. Bu süreçte herkes sağduyulu olmalı; özellikle sorumluluk makamında bulunanlar, açıklamalarında daha fazla dikkat ve özen göstermelidir” dedi. “Provokatif açıklamalar yaparak ya da yargıyı tehdit ederek gerçekleri değiştirmek mümkün değildir” diyen Bakan Tunç; “Yargı mensupları kararlarını verirken hiçbir yerden talimat almadıkları gibi sokaktan da etkilenmez, yalnızca dosya kapsamına göre karar verir. Bu süreçte peşin hüküm vermeden sükunetle soruşturmanın sonucunu beklemek gerekir. Vatandaşlarımızı polislerimizle karşı karşıya getirmenin, provokasyonlarla sokakları karıştırmanın hiç kimseye bir faydası yoktur. Milletimizin huzurunu bozmak isteyenlere asla fırsat verilmeyecektir” ifadeleri kullandı.
‘HALKIN DEĞERLENDİRMESİ BU DEĞİL’
Eski Anayasa Raportörü Ali Rıza Aydın; Bakan Tunç’un yaşanan toplumsal gelişmeyi usul yasaları üzerinden açıklamaya çalıştığını belirterek; “Türkiye’nin içinde yaşadığı son olayları, usul kanunlarının ya da yargılamanın içine hapsedemeyiz. Halkın değerlendirmesi böyle değil. Bakan açıklamasında bir nevi tehdit etme yöntemi de seçmiş; ancak bakanlığın bir nevi tehdit etme şekilde yetkisi de yoktur. Adalet Bakanlığı’nın halkı yönetme gibi bir sorumluluğu yoktur. Adalet Bakanlığı da halkın sesini duyması gerekir” dedi.
‘HALKIN TALEPLERİ HUKUKLA BASTIRILMAZ’
İngilizlerin “Kötü yasayı halk benimsemez, kovar” sözünü anımsatan Aydın; “Halkın içinde bulunduğu değerlendirmeleri göz ardı ederek, hukuk devletiyiz demek doğru değil. Yargı görevini yaparsa yapsın, halk da anayasadan ve tarihsel birikimden aldığı haklarla taleplerini iletsin. Halk, taleplerini mahkemeleri, karakolları basarak yapmıyor. Taleplerini söyleme görevini yapıyor. Halkın taleplerinin hukukla bastırılması hiçbir zaman yapılmamıştır. Böyle bir yöntem de mümkün değildir” diye konuştu.